Dünya Çocuk Günü

Merhaba inekle öğrencisi, velisi ve öğretmenleri. Uzun bir aradan sonra tekrar sizlerleyim. Görüşmeyeli umarım iyisinizdir. Bugün ‘’Çocuk Hakları Günü’’ ile ilgili bir yazı kaleme almak istedim. Umarım keyifle yazımı okursun ve bu konu üzerinde farklı bir bakış açısı kazandırabilirim.

Dünya Çocuk Günü, farklı ülkelerde farklı tarihlerde kutlanan gün olarak karşımıza çıkmaktadır. Dünya Çocuk Hakları gününden ayrı bağımsız bir gün olarak kutlanmaktadır. Dünya Çocuk Hakları günü 20 Kasım olarak ilan edilmiştir, Dünya Çocuk Günü ise ekim ayının ilk pazartesi günü kutlanmaktadır. Bu tarih 2022 yılında 3 Ekim’e denk gelmektedir. Uluslar arası Çocuk Günü fikri, 1925 yılında Cenevre’de yapılan Çocukların Refahı için Dünya Konferansı’ndan sonra doğmuştur. Dünya üzerinde birçok çocuk ya savaş ortasında ya da açlık sınırında yaşamını sürdürmektedir. Bu koşulları ortadan kaldırmak ve onlara daha iyi bir yaşam sağlamak amacıyla hazırlanan Çocuk Hakları Sözleşmesi, 191 ülke tarafından kabul edilmiştir. Çocuklar, geleceğimizin meşaleleridir.

Dünya üzerindeki tüm çocukların; dil, din, ırk, cinsiyet ayırt etmeksizin bedensel, zihinsel, sosyal ve duygusal ihtiyaçlarını yeterli düzeyde karşılayarak sağlıklı bireyler yetiştirmiş oluruz. Sağlıklı bireyler eşittir huzurlu bir dünya. Sağlıklı bireyler gelecek kuşaklara da yaşanabilir bir dünya bırakacağı için sürdürülebilirlik açısından da çocuk hakları önem arz etmektedir. Kısacası çocuklar yarınımızın mimarlarıdır. Çocuk Haklarını iyileştirmek için biz de birey olarak harekete geçebiliriz. Tek başıma ben neleri değiştirebilirim, okyanusta bir taneyim dediğini duyar gibiyim.

Deniz yıldızı hikâyesini hatırlatmak isterim. Adamın biri sabaha karşı okyanus sahilinde, güneşin doğuşunun keyfini çıkarmak için sahile inmiş. Uzakta sahilde birini görür. Biraz yaklaştığında sahile vuran deniz yıldızlarını okyanusa atan bir çocuk olduğunu fark eder. Çocuğa yaklaşarak sorar:

-Deniz yıldızlarını neden okyanusa atıyorsun?

Çocuk der ki:

–  Güneş yükseldi mi, sular çekiliyor. Onları suya atmazsam susuzluktan ölecekler.

Adam devam eder:

– Sahil kilometrelerce uzanıyor ve binlerce deniz yıldızı var, hangi birini atacaksın. Ne fark edecek ki? Çocuk, adamı dinledikten sonra bir deniz yıldızını daha okyanusa atar ve cevap verir:

– Bu deniz yıldızı için fark etti.

Adam, çocuğun yalnızca okyanus manzarasının keyfini çıkarmaya gelmeyip bir farkyaratmak istediğini anlar ve ona katılarak bütün sabahı okyanusa deniz yıldızı atarak geçirir.

Biz de bireysel olarak çocukların hakları ve yaşam şartlarının iyileştirilmesi konusunda harekete geçebiliriz. Çevremizde gördüğümüz çocukların ailelerini bilinçlendirebiliriz. Yönlendirici aileler çocukların oyun zamanını kısıtlayarak bazen de oyun oynamayı boş bir uğraş gördüklerinden olsa  gerek oyunu yasaklamaktadırlar. Oysa çocuk haklarının içinde ‘’oyun hakkı’’ diye bir hak vardır. Oyun Hakkına gelecek yazımda değineceğim. Şimdilik hoşça kal.  Yazımı da  şu dizelerle bitirmek istiyorum:

 “Çocuğum ben! 

Öyle saf, öyle temizim ki 

Kir tutmaz benim gözlerim 

Baktığım yere ışık veririm”

Cennet Karayanık

25.10.2022