Klasik Kitapların Dirilişi
Öncelikle merhaba inekle Okurları. Ben inekle öğretmenlerinden Yağmur. Bugün size klasik hikayelerin konularından bahsedeceğim. Biliyoruz ki, iş bankası yayınları bugünlerde klasik romanları ve hikayeleri yeniliyor. Çevirilerini ve basımlarını düzenliyor. Klasiklerin zamanlarının geçmeyeceğini biliyoruz. Bu yüzden klasikler diyoruz zaten değil mi ? 😊 Bugünlerde klasikler yeniden yeryüzüne çıktı ve insanların ilgisini çekmeye başladı. Neden ya da nasıl bu kitaplar yeniden canlanabildi?
1.Otomatik Portakal
Bir kitapçıya girdiğimizde çok satanlarda gördüğümüz ilk klasik ‘Otomatik Portakal’.Değinmek istediğim şey ise şu olaylar hikayelerle süslenmiş. Sanırım o dönemde hikaye yazmak için olayları karmaşıklaştırıyorlarmış. Gerçi normal bir hayatı olan birini merak etmez ya da okumayız. Bu yüzden olayları karmaşıklaştırmak zorundayız. Bu normal ama hikayemizde olaylar karmaşık olmaktan daha çok uç noktalar içeriyor. Ölümler, ihanetler, hapis hayatı, şiddet… Klasiğimizde şiddet ögeleri rahatsız edici bir boyutta. Neden bu kadar okunduğunu düşünürsek de bence insanların gerginliklerinden, sinirlerinden ve gazetelerdeki olaylardan insanların etkilenmesinden olduğunu düşünüyorum.
2. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Hayatımızın içinde olan en önemli şeylerden biri sevgi. Az önce karmaşıklaşmazsa neden okuyalım bu kitapları demiştim değil mi? Aynı şekilde sevginin merak edici ve cazip halini yani lise dönemindeki ilk aşkı anlatmak için de olaylar biraz harmanlanmış. Platonik aşk olarak hikayelendirilmiş. Yıllarca devam edilen ve çocuğu ölen bir kadının unutamadığı aşkını anlatmış. Bu kitabın asıl okunma nedenini de insanların okurken kendilerinden parçalar görmesi olarak düşünüyorum.
3. Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Kitabın yazılmasının amacı toplumu ve hukuk sistemini eleştirmek. Bir mahkumun idam edilmeden önceki gününü uzun uzadıya anlatmış ve her anlamda onun ne yaşadığını ne gördüğünü ne hissettiğini bilmemizi istemiş. Bu kitabın okunma nedeninin ise insani duyguları her anlamda hissetmek ve ne yaşadığını görebilmek olduğunu düşünüyorum.
Sanırım özetimiz şu kendimizden bazı değerler gördüğümüz eserleri yeniden okuyoruz. Yani insani duygular değişmiyor. O dönemde hissedilenler de aynı sadece olaylar değişiyor bu yüzden de kendimizi empati yolculuğuna bırakmak için klasikleri diriltiyoruz. Umarım siz de aynısını düşünüyorsunuzdur, yeni bir yazıda görüşmek üzere.
Yağmur Bostan
02.07.2023