Üniversitelerin Uluslararası Saygınlığı

Sayısal ders öğretmeni Zeki

“Öğrenci arkadaşlara tavsiyem herkesten önce kendilerini dinlemeleri. Yaptığınız seçimlerde her şeyden önce hayallerinizi baz almalısınız. Hayalinizi sizin yerinize bir başkası yaşıyorsa, o hayal sizin değildir. Çünkü bir şeyi gerçekten hayal edip çabalarsanız, gerçeğe dönüşmesi kaçınılmazdır.”

Zeki, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Fizik Öğretmenliği 3. Sınıf

Sınava nasıl hazırlandın? Herhangi bir taktiğin var mıydı?
Sınava çalışırken alışılmışın dışında yüzlerce sorunun başında saatler harcamaktansa kendim için en verimli olan yöntemi kendim belirledim. Sınava hazırlandığım süre boyunca önceliğim konuları teorik olarak anlayıp gerekli konsept ve mantıkları kavramak oldu. Bu çalışmamın üstüne sadece her konunun zor kabul edilen son iki testine odaklanıp, soru kaçırmayacak duruma gelinceye kadar irdelerdim. Böylece çalışmalarımdan kısa zamanda daha yüksek verim alabildim.

 

Sınava hazırlanırken en büyük yardımcın neydi?
Sınav dönemi en büyük yardımcım kafamı boşaltıp her şeyden uzaklaşmamı sağlayan müzikti. Derslerimin yoğun olduğu dönemlerde her şeyi bir anlığına unutmak, sınav kaygısından uzaklaşmak kendimi tazelememi sağlıyordu.

 

Şu an sınava hazırlanan öğrencilere ne tavsiye edersin, tüyoların var mı?
Onlara en büyük tavsiyem öncelikle kendi ihtiyaclarının farkına varmaları. Sorunu belirlemeden çözüm bulmak sadece art arda hata yapmaya ve sonucunda zaman kaybına neden olur. Öğrenci arkadaşların kendilerini çok iyi analiz edebilmeleri gerekmekte. Sınav
sonuçlarını, konu eksiklerini derleyerek bir şablon oluşturmaları ve bunun üzerine çalışmaya başlamalarını tavsiye ederim.

 

Çok fazla soru çözmek güzel bir pratiktir fakat tek başına yeterli değildir. Sürekli aynı konularda hata yapılıyorsa soru çözmeyi bırakıp hata yapılan bölümlere odaklanmalarını tavsiye ediyorum. Soru çözmek sadece hatalara dönüp eksiklerini bir daha tekrarlamamak üzere giderdiklerinde verimlidir; bunun dışında etkili bir çalışma yöntemi değildir. Bu nedenle önce konuyu bilin diyorum.

 

Tekrar sınava girecek olsan farklı yapacağın şeyler olur muydu?
Sınava gerçekten planlı ve verimli çalıştım fakat bunu yaptıgım süre son 4-5 aydı. Daha öncesindeki çalışmam vicdan rahatlatmanın ötesine geçmiyordu. Eğer tekrar girebilme şansım olsaydı sınava her şeyi son aylara bırakmak yerine en azından bir yıl öncesinden planlı çalışmaya başlardım.

 

ODTÜ’lü olmak ne demek?
ODTÜ’lü olmak herşeyden önce özgür düşünmeyi gerektirir. Başarmak ve fark yaratma kültürü kampüse adımınızı attığınız ilk andan itibaren iliklerinize işler. Yeni bilgi üretmek, geliştirmek ve paylaşmak en büyük gayeniz olur. ODTÜ’lü olmak sadece akademik anlamda başarılı olmak değildir. Sorumluluk bilinci sadece çevresiyle sınırlı kalmaz, ülkenin ve dünyanın sorunlarıyla ilgilenir, çözüm bulur, hep üretir. Bunun dışında sayısız sanatsal aktiviteyi bünyesinde barındırır. Bu tempo o kadar yoğundur ki, her gün kendinizi bir yerlerde bulursunuz ama bir gün olsun yoğunluktan şikayet etmezsiniz. Hatta ODTÜ kendine öyle bir bağlar ki; dönem araları, sene sonları, o uzun tatiller dert olur. Yemyeşil kampüsü özler, bir an önce dönmek gelir içinden.

 

ODTÜ sadece bir üniversite değildir: Küçük bir şehri içine sığdırabilecek devasa kampüsüyle her düşünceden binlerce insanı içinde barındıran, hep hoşgörünün ve saygının hakim olduğu, farklılıkların ayrıştırıcı değil birleştirici rol oynadığı küçük bir ütopyadır. İnsan ‘Keşke tüm dünya böyle olsa…’ diye içinden geçirir hep. Mezun oldugunda ise bunu amaç edinir. Ülkesinden başlayarak dünyayı değiştirmeye çabalar. ODTÜ’nün bir kimliği vardır; ODTÜ’lünün de vardır ve bu kimlikten hep gurur duyarız.

 

Bölümünü isteyerek mi seçtin?
Sınava hazırlandığım yıl boyunca yatağıma uzanıp yukarıya baktığımda, tavanda şu an olduğum üniversiteyi ve bölümümü görürdüm. Ufak bir kağıda bunu yazıp yapıştırmıştım ve en büyük motivasyon kaynağım olmuştu.

 

Seçim yaparken nelere dikkat ettin? Yardım aldın mı?
Seçim yaparken ülke içerisindeki haberlerden çok üniversitelerin uluslararası saygınlığını araştırdım. Bunu lise öğrencisi olarak yapmak çok zordu fakat ailem bu konuda fazlasıyla bilinçliydi. Ülkemizde maalesef rehberlik hizmetleri yeterli seviyede değil bu nedenle üniversitelerin başarıları hakkında bilgi edinmek kolay olmuyor. Ben seçim yaparken çevremde ODTÜ mezunu bir hoca vardı ve onun yönlendirmesi bu süreçte bana büyük fayda sağladı.

 

Dünya çapında üniversiteleri bilim alanlarına göre değerlendirip sıralayan kuruluşlar var. Bunların birçoğu, Amerika ve İngiltere merkezli dünya çapında otorite kabul edilen kurumlar. Üniversite seçerken bu tarz objektif ve profesyonel kuruluşların her yıl ilan ettikleri sıralamalarına ulaşmıştım. ODTÜ’nün dünya çapında ilk 200 içerisinde 8 bölümle yer alması, kendi fakültemin eğitimde ilk 150 içerisinde olması seçim yaparken tereddüt etmememi sağlamıştı. (Quacquarelli Symonds (QS) World University Rankings 2013)
Eklemek istediklerin var mı?
Öğrenci arkadaşlara tavsiyem herkesten önce kendilerini dinlemeleri. Çevrelerindeki insanların tecrübelerinden ve tavsiyelerinden faydalansınlar, fakat seçecekleri meslekle hayatları boyunca kendilerinin yaşayacaklarını unutmasınlar. ODTÜ’de her öğrencinin hayallerini süsleyen bölümleri kazanıp bitiremeyen veya başka bir üniversitede tıp okurken bırakıp, ‘Ben mühendis olacağım’ diye buraya gelen insanlar tanıdım. Yaptığınız seçimlerde her şeyden önce hayallerinizi baz almalısınız. Hayalinizi sizin yerinize bir başkası yaşıyorsa, o hayal sizin değildir. Çünkü birşeyi gerçekten hayal edip çabalarsanız, gerçeğe dönüşmesi kaçınılmazdır.
Leave a Comment