Tıp Fakültesinde ÇAP Yapmak

Öncelikle ÇAP nedir onu açıklayarak başlayalım. Açılımı çift anadal programıdır. YKS puanı ile yerleştiğiniz bölüme ek olarak üniversitenizde ikinci bir bölüm okumanızdır. Bu iki bölümü de tamamladığınızda iki adet diplomaya sahip olursunuz. ÇAP başvurularında koşullar ve bölümler üniversitenize göre farklılık gösterebilir. Ama temel kurallar en az birinci sınıfı bitirmeniz ve belli bir ortalamanın üstünde olmanızdır. 

Peki aynı anda iki bölümü okumak zor olmuyor mu? Elbette yoklamalı dersler, çakışmalar, sınavlar tam bir maraton. Ancak genelde ÇAP kontenjanları belirlenirken birbiri ile ilişkili bölümler seçiliyor. Örneğin mühendislik fakültesindekiler için mühendislik bölümleri açılıyor. Böylece ortak olan birçok derste muafiyet sağlayabiliyorsunuz ve yükünüz azalıyor.

Ben tıp fakültesi üçüncü sınıf öğrencisiyim. İkinci bölüm olarak Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü okuyorum. Ders denkliği konuları tıp fakültesi için daha karışık. Tıp fakültelerindeki genel yenilik ile komite sistemine geçildi ve çoğu okulda tüm komiteler tek ders sayılıyor ve zaten farklı bir alan olduğu için de diğer fakültelerle muafiyet talep edebileceğimiz ortak dersimiz olmuyor. Bu durum normalden daha yoğun bir ÇAP sürecini ortaya çıkarıyor.

Herkesin ilk sorusu “ Tıp yeterince zor değil mi? Nasıl yetişiyorsun?”. Yetişemediğim çok nokta oluyor. Bazen çok yoruyor.  Ama genelde yorulma nedenim tıp fakültesi oluyor. İkinci üniversitem benim için kafamı dinlendirdiğim yer denebilir. Hayatıma farklı bir bakış açısı katıyor. Gelecek seçeneklerimi çoğaltıyor. 

Tıp dışındaki dersler zorluyor mu? Zorluyor diyemem. Sanırım tıp fakültesi beyninizde yeni seviyenin kilidini açıyor. Şu an fizik, kimya, matematik derslerinin ileri seviyelerini görüyoruz. Ama notlarım lisedeki notlarımdan bile daha iyi. Önceden çok zor gelen konular benim için 10 dakika baksam yeter denebilecek seviyede. Sanırım tüm bunlar tıp fakültesi ders yoğunluğunun bana kattığı yetenekler. Ve Tıp Fakültesine Açılan Pencere isimli bir blog yazmalıyım. 

Gelecek hayallerim, üniversite yıllarımı dolu dolu geçiriyor olmak en büyük motivasyonum. Tıp fakültesi de hayalimdi ancak normal bir doktor olmak istemiyordum. Hep başarılı ve güzel bilimsel çalışmalara imza atan bir bilim kadını olduğumu düşünürdüm. O yolda ilerlediğimi bilmek tüm yorgunluklarımı dindiriyor. 

Çalışarak geçirdiğim tüm bu yıllarda “ Ben bunu yapacağım. “ demek yeterli olmuyor. Harekete geçmek gerekiyor. Ve çabaladığında isteğin yere yollar değişse bile ulaşıyorsun.

Elif Sude Aydın

25.01.2023