inekle Dizi Serisi-Ekim Ayı
Merhaba inekle Blog Okurları, ben inekle öğretmenlerinden Ayşe Elif. Bu yazımda sizlerle izlemekten keyif aldığım yerli yabancı dizileri paylaşacağım. Günlük hayatta özellikle yolculuk yaparken ya da tabi ki boş zamanlarımda ilk tercihim dizi izlemek oluyor bu yüzden en sevdiğim 5 diziyi sizlerin beğenisini sunmaya çalışacağım. Şimdiden iyi seyirler dilerim…
1.Friends
Neredeyse herkesin izlediği, izlemese de bildiği tam bir efsane. İlk başta izleyemeyeceğinizi hatta komik gelmediğini düşünseniz bile zaman geçtikçe bağımlısı oluyorsunuz. Dizideki her karaktere ayrı ayrı bağlanıp hikayelerini benimseyeceğinize hatta bazı karakterlerde kendinizi bulacağınıza yüzde yüz eminim. Açıkçası geç keşfedip çok hızlı izleyip bitirdiğim için üzüldüğüm bir dizi oldu. Hala izlememiş olanlarınız varsa kesinlikle bir şans vermenizi tavsiye ederim.
2. Avrupa Yakası
Nasıl Friends yabancı sit-com dizilerinin benim için bir numarası ise yerli komedi dizilerinin en muhteşemi de Avrupa Yakası diyebilirim. Açıkçası çocukluğuma denk gelen ve fazla izleme fırsatı bulamadığım bu efsane diziyi bu sene izlemeye başladım ve yine geç başladığım için çok üzüldüm. Aile sıcaklığına, gerçekten sadece durumların, karakterlerin ayrı ayrı komiklik ve saçmalıklarına gülüp eğlenebileceğiniz harika bir dizi. Günün yorgunluğunu, hayatın zorluklarını unutturmasını dileyerek izlemiş olanların bile yeniden izlemesini tavsiye ederim.
3. Lidia Poët’in Hukuk Mücadelesi
Özellikle kadınların mücadele edip vazgeçmeyerek bulundukları konumlarda yükselip toplumda derin izler bıraktığı öyküleri çok seviyorum. Bu da İtalyada ilk kadın avukat olarak bilinen Lidia Poët’in hayatını, kariyerini kazanma yolunda verdiği mücadeleyi muzip bir biçimde ele alan bir dizi. Dizide genel olarak ataerkil toplumun izlerini ve bir kadının bu ön yargıları kırmaya çalışırken kendi içinde ne kadar kırılabileceğini görüyoruz. Fakat günün sonunda kendine inanma ve başarma için savaşmanın sonucunu görüyoruz. Bu tarz gerçek hayata dayanan diziler bana da büyük ilham oluyor, umarım izleyecek olanların da ufkunu genişletir.
4. Locke & Key
Konusu bakımından benim için daha önce izlediğim hiçbir diziye benzemeyen çok etkileyici bir dizi. Babalarını kaybettikten sonra yine babalarından miras kalan kocaman bir malikaneye taşınan 3 kardeş ve annelerinin, bu yeni evin büyüsünü keşfetmelerine dayanan harika bir kurgu. Ben yeni sezonların eklenmesini iple çekerdim çünkü aslında ailenin keşfine bir noktada izleyici de dahil oluyor ve bence bu gizemleri çözmek çok eğlenceliydi. Dizinin en sevmediğim yanı 3 sezoncuk sürmesi olsa da, aynı adlı bir çizgi roman serisinden uyarlanmış bu kurgu alemine mutlaka dalmanızı tavsiye ederim.
5. The Umbrella Academy
Bu dizi de aynı isimli, ödüllü bir çizgi romandan uyarlama. Aynı tarihte, farklı yerlerde ve farklı özelliklerde doğan çocukların zengin bir adamın ‘deney’ diyebileceğimiz türden bir çalışması için toplanarak oluşturulmuş akademide neler yaşanıyor neler. Birbirlerine bir aile gibi bağlı olan, birlikte büyüyen karakterlerimiz zamanla büyüyüp akademiden ayrılarak kendi yollarına gitmiş olsalar da bir gün babalarının ani ölümüyle yeniden bir araya gelip dünyayı bekleyen büyük tehdidi ortadan kaldırmak için mücadele ediyorlar.
Bonus: Benim gibi ajanlık ve casusluk konulu aksiyon dizilerini çok seviyorsanız The Night Agent’a bir göz atmanızı öneririm. Acil durum hattına bakması için görevlendirilen bir FBI ajanı, bir aramayı yanıtlar ve birden Beyaz Saray’daki bir köstebekle ilgili akıl almaz bir oyunun parçası olur.
Ayşe Elif Baştürk
19.10.2023